|
Yazar
|
:
Halil ÇAKIR
|
|
Türü |
:
|
Baskı Yılı |
:
2017
|
Sayı |
:
17
|
Sayfa |
:
187-197
|
DOI Number: |
:
|
Cite : |
Halil ÇAKIR , (2017). YABANCI KAVRAMININ SIĞINMACI SORUNU ÖRNEĞİNDE YENİDEN DEĞERLENDİRİLMESİ ÜZERİNE. Route Education and Social Science Journal , 17, p. 187-197. Doi: 10.17121/ressjournal.755.
|
1848 1982
|
Özet
Ortadoğu ülkelerinde yaşanan çatışmalar, büyük nüfus kitlelerinin yer değiştirmesine yol açmıştır. Bu durumun en gözle görülür örneği, Suriye’deki iç savaştan kaçan milyonlarca insanın, başta Türkiye olmak üzere diğer ülkelere sığınmasıdır. Böylesi büyük nüfusların uluslararası göçün öznesi haline gelmesi, oldukça yeni bir durum olmakla beraber, sosyolojik anlamda ev sahibi ülkeler için toplumsal bütünleşme sorunlarının gündeme gelmesine neden olmuştur. Türkiye’de Suriyeli sığınmacı nüfusun yerli nüfusla bütünleşme durumu hakkında yapılan sosyolojik çalışmalar, söz konusu duruma ilişkin farklı kavramsallaştırmalara başvurmaktadır. Bu doğrultuda başvurulan yaklaşımlardan biri, Alman sosyolog Georg Simmel tarafından formüle edilen yabancıdır. Toplumsal bir gruba sonradan dahil olan kimse olarak yabancı, Simmel’in biçimsel sosyolojisinde, kimliği grup tarafından tayin edilen bir toplumsal tiptir. Simmel tarafından metodolojik anlamda ortaya atılan yabancı, yine Simmel’in kendisi ve onu izleyen yazarlar (özellikle Zygmunt Bauman) tarafından, modernite eleştirisi bağlamında olumsuz bir anlamda ve (etnik ve dini azınlıklar gibi) içinde bulundukları toplumla tarihsel bir bağa sahip insan gruplarını ifade etmek için kullanılmıştır. Bu çalışmada, sığınmacı nüfus için yabancı tipolojisinin henüz oluşmadığı ileri sürülmektedir. Bu amaçla, sığınmacı sorununa yönelik teorik ve ampirik literatürde yabancı kavramının kullanımlarına değinilerek, kavramın sığınmacı sorununa uygulanabilirliği tartışmaya açılmaktadır
Anahtar Kelimeler
Toplumsal Bütünleşme, Sığınmacı Sorunu, Georg Simmel, Zygmunt Bauman, Yabancı
Abstract
The conflicts in the Middle-eastern countries caused massive groups of population to relocate. The most observable sample of this situation is that millions of escaping people from the Syrian civil war refugeed to other countries, especially Turkey. Since it is quite new that such large populations of people became a subject for international migration, it sociologically caused the host countries to have social integration problems. In Turkey, the sociological studies conducted on the mentioned situation applied different conceptualisations. One of these conceptualisations is the stranger which is formulated by German sociologist Georg Simmel. In Simmel’s formal sociology, the stranger as a person who becomes a member of a social group later than others is a social type whose identity is defined by the group. Conceptualised in a methodological context by Simmel, the stranger is used by Simmel himself and the followers of him (especially Zygmunt Bauman) in a negative meaning for cricitism to modernity and meant to be the human groups suchs as religious and etnich minorities which have a historical bond with socities they are located in. This study claims that the stranger typology has just begun to form in the case of refugee population In this purpose, it is examined which ways the stranger concept is handled in theoretical and empirical studies and discussed applicability of the term to the refugee problem.
Keywords
Social Integration, Refugee Problem, Georg Simmel, Zygmunt Bauman, The Stranger