Bu eser Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. .
|
|
Yazar
|
:
Gülçin KARACA
|
|
Türü |
:
|
Baskı Yılı |
:
2015
|
Sayı |
:
4
|
Sayfa |
:
312-325
|
DOI Number: |
:
|
Cite : |
Gülçin KARACA , (2015). KAMUSAL ALANDA DİYALOĞU SAĞLAYAN BİR SANAT ÇALIŞMASI : “I HAVE BEEN İN BEELİTZ/BEELİTZ’DE BULUNDUM”. Route Education and Social Science Journal , 4, p. 312-325. Doi: 10.17121/ressjournal.232.
|
10445 5533
|
Özet
21. yüzyılda, yeni tip kamusal sanat, katılımcı sanat, ilişkisel estetiğe uygun sanat çalışmaları, diyalog sanatı, diyalog temelli sanat olarak adlandırılan sanat kuramları bulunmaktadır. Bu kuramlar, sanatçı ve izleyici, izleyici ve izleyici diyaloğuna dayalı, hatta izleyicinin katılımcıya dönüştüğü, sanat nesnesinin bir araç olarak kullanılabildiği, asıl amacı ilişkiler oluşturmak olan sanatı tanımlamaktadırlar. Bu sanat türünün oluşumu her ne kadar sanatın içinden olsa da, kamunun katılımıyla oluştuğu için, kamusal meseleler ve kamusal alan kavramıyla da ilgilidir. Kamusal alanın Habermas’ın tanımıyla, insanların kendilerini özgürce ifade ettikleri ve herkesin katılabildiği alanlar olması özelliklerini, sanat çalışmaları yoluyla da oluşturmak mümkün müdür sorusu, bu sanat türünün sorguladığı bir durumdur. Bu durum bir sanat çalışmasına dönüştürülebilir mi sorusu da, bu çalışmanın ortaya çıkışına zemin hazırlamıştır. Bu sorular ekseninde oluşturulan çalışma, 35 gün süreyle içinde bulunulan, Almanya’nın merkezinde, küçük bir kasaba olan Beelitz’de yaşayan insanlarla gerçekleştirilmiştir. Çalışmada, sanatçı ve izleyici ayrımını kaldırmak amacıyla, ressam tarafından Beelitz’de yaşayan insanların portreleri çizilmiş ve onlardan ressamın portresini çizmeleri istenmiştir. Çalışma konusu olarak, farklı diller ve kültürler söz konusu olduğu için, yüz ve mimikleri barındıran, insanın en dolaysız alanı olan portre konusu seçilmiştir. Portreler çizilmeden önce, onlarla Almanca konuşulmaya ve “portrenizi çizebilir miyim?” sorusu sorulmaya çalışılmıştır. Bu süreçte yaşananlar, bir ressam ve katılımcılar arasında iletişim oluşmasını sağlamıştır. Bu makalede, çalışmanın oluşumuna katkıda bulunan kuramsal çalışmalarla birlikte, “I have been in Beelitz/Beelitz’de Bulundum” adlı sanat çalışmasının süreci ve sonuçları irdelenmiştir.
Anahtar Kelimeler
Kamusal alan, yeni tip kamusal sanat, sanatçı, izleyici, katılımcı.
Abstract
In 21th century, there are theories called new genre public art, participatory art, relational aesthetics, dialogue art and dialogue based art. These theories define art as a vehicle to make connections between artist and viewer, viewer and viewer and the viewer’s returning to participant. Although formation of this kind of art is from art world, because it is occurred by the participation of public, it is so related with public topics and public sphere. The question of if the art can create the specialities of public sphere, which are defined by Habermas, it is a sphere in which people express themselves freely and everyone can attend. The question of if this situation can be turned into an artwork, prepared the ground of this study. The study, created the axis of these questions, was performed in an old town in Germany called Beelitz with the people living here, during 35 days. In the study, because of the reason to remove the distinction between artist and public, the portraits of the people living there were drawn by the painter and to draw her portrait by them was asked. Because different languages and cultures were the topic, the most direct part of the body, which is face, portrait was chosen to be drawn. Before the portraits were drawn, the language of German was tried to be talked and the question of “can I draw your portrait” was tried to be said in German. The experiments had in this period provided to create relationship between painter and the participants. In this article, the period and the result of the art work “I have been in Beelitz” and the theorical works about this study were examined.
Keywords
Public Sphere, New Genre Public Art, Artist, Viewer, Participant.
|
|