Özet
AN EXAMİNATİON OF THE TRACES OF CLASSİCAL TURKİSH LİTERATURE İN TANZİMAT-ERA NOVELS
Tanzimat Dönemi’nin aydınları daha önceki dönemin kültürü ve eğitimiyle yetişmişlerdir. Dolayısıyla içinden çıktıkları döneme ait özellikleri yok saymak onlar için pek mümkün olamamıştır. Tanzimat Dönemi yazarları ve şairleri, o döneme ait kimi özellikleri alıp dönemin edebî türlerine istemeyerek de olsa yansıtmışlardır. Geleneksel anlatının etkisinde kalan yazarların karşı koyamadıkları bu tutumlar onların yazdıkları romanlarda bazı teknik kusurların oluşmasına da sebebiyet vermiştir. Bu kusurların çoğunu Namık Kemal tarafından kaleme alınan ilk edebî roman olan İntibah’ta görmek mümkündür. Bu nedenle Namık Kemal’in “İntibah” romanında ideal aşk, geleneksel hikâye anlatıcılığıyla modern roman kurgusu arasında bir köprü görevi görür. Aşkın soyut idealleştirilmesi, karakterlerin iç dünyalarını zenginleştiren bir unsur olarak belirginleşir. Halit Ziya Uşaklıgil’in “Aşk-ı Memnu” adlı romanında ise aşk, bireysel bir tutku ve toplumsal sınıf çatışmaları arasında konumlanır. Bu eser, Divan Edebiyatı’ndaki aşk anlayışını, modern birey psikolojisiyle harmanlar. Tasavvufî ve mistik ögelerle zenginleşen Divan Edebiyatı’ndaki semboller, özellikle Servet-i Fünun ve Fecr-i Ati yazarları tarafından modern roman kurgusuna dahil edilmiştir. Bu çalışmada romanlardaki kusurlardan ziyade eski edebiyatın özellikle Tanzimat romanındaki doğal izlerine yer verilmeye çalışılmıştır. Bu çalışmanın temelini, Türk edebiyatı için önemli eserlerden üçü olan Şemsettin Sami’nin -1872 yılında yayımlanan- Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat, Ahmet Mithat Efendi’nin -1875 yılında yayımlanan- Felatun Bey ve Rakım Efendi ile Recaizade Mahmut Ekrem’in -1896 yılında yayımlanan- Araba Sevdası adlı eserleri oluşturmaktadır. Bu çalışmada Yeni Türk Edebiyatı’nın ilk evresi olan Tanzimat Dönemi’nde kaleme alınan ‘’ilkler’’ diye adlandırılan eserlerde bulunan Divan Edebiyatı’nın izleri kusur olarak değil, edebiyatın doğal bir uzantısı olarak görülmüştür. Bu çalışmadan asıl amaç, yenilerin eskilerden etkilenerek geliştiğini, eskilerin belli bir süreye kadar yenilerin üzerinde etkisinin sürdürdüğünü ve yenilerde eskilerin izlerinin bulunmasının doğal bir şey olduğunu kanıtlamaktır.
Anahtar Kelimeler
Divan Edebiyatı, Yeni Türk Edebiyatı, Roman, Dil, Tasvir, Yöntem, Batılılaşma, Tanzimat.